3 haftalık, dört gözle beklemiş olduğumuz tatil bir solukta bitiverdi.. bişi anladiysam arap olayim dicem, ama demiim.. gene de denize girdik, güneş yüzü gördük, 30 derece ve üstü nasıl birşeymiş hatırladık işte.. yok yok.. kısa mısa ama güzeldi... en güzeli de memleket hasreti giderdik.. benden çok ilker tabii ki :)
Kısa kısa yazacak o kadar çok şey birikti ki aslında.. mesela gider gitmez gözümüze serap gibi gözüken sebze meyve bolluğu ve bunların, benzeri olmayan enfes tadları.. Gittiğimizin ilk günü kayınvalidemlerde meyve hazirlarken, dolaptan çıkan bu 7 kiloluk kirazları çekmeden edemedim.. sırf bakarken gözüm doydu :) biz de buralarda 200 gr'lık paketlerde aliyoruz kirazi.. iki paket alinca kasada kendimi çok zengin hissediyorum :P kilosu da 8 euro hani !!
Yani uzun lafın kısası: biz bu yaz meyveye doyduk :D özellikle kiraz ve karpuza..
***
Bu sene deniz tatilimizi Kıbrıs'ta yaptık ve çok farklı duygularla ayrıldım ben Kıbrıs'dan.. Özellikle Kıbrıs sorunu hakkındaki düşüncelerim bambaşka bir şekil aldı, kıbrıslılarla konuştukça.. Bir de çok hoşuma giden ve kıbrıs'ta muhalefetin sık sık tekrarladığı bir laf benim için bu yaza damgasını vuran laflardan biri oldu: "Yes Annan dedik, Ye Anam anladınız" :D
Kuzey Kıbrıs el değmemiş bir cennet hala.. denizi muhteşem güzel ve inanilmaz berrak, kumsalları henüz yoğun bir turist akımına uğrayamadığı için hala tertemiz.. Ben çok keyif aldım Kıbrıs tatilimizden.. Bununla birlikte görümcemle de daha fazla vakit geçirdiğimiz için ayrı bir mutlu oldum :) Tek üzüldüğüm şey, bol bol balık ve deniz ürünü yiyeceğimizi hayal ederken her gece neredeyse et yememiz oldu.. ama olsun, Brüksel'de mangal yapamadığımız için o da ayrı bir keyif kattı aslında tatilimize :)
***
Evet, bir de Türkiye'deki seçim çılgınlığını yaşadık birebir.. Bazen gülerek bazen düşünerek partilerin seçim afişleriyle yattık kaltık 3 hafta boyunca.. Mizah dergilerini ayrı bir keyifle okuduk ama..... oyumuzu kullanamadan gözümüz yaşlı döndük..
Eğer 2002 seçimlerinde Türkiye'de oy kullandıysanız, sistem artık sizi otomatik olarak kullandığınız yere kaydediyor (muhtarlık ve ikamet adresi ile birebir hiçbir alakası yok..), ikametkahınızı aldırdıysanız bile, seçmen listetleri askıya alındığı dönemde seçmen kaydınızı dondurmanız gerekiyormus eğer gümrük kapısında oyunuzu kullanmak istiyorsanız.. biz bunu maalesef çok geç öğrendik.. Yüksek seçim kuruluna gittik vs ama yapıcak bişi yokmuş.. Biletimi uzatayım dedim Ankara'da oyumu kullanmak için, ama gurbet havayolları sevgili Onur Air, tarih değişikliği için benden 160 euro isteyince.. oyumu kullanamadan geldim işte..
***
Geldik, gelmesine Brüksel'e de ben hala ruhen Türkiye'deyim onu anladım.. bavulumu bile boşaltmak istemiyorum.. yarısını boşalttım gerisi öylece duruyor..
Türkiye şu günlerde kuraklıkla burun buruna gelmişken buralarda her gün maşallah bu kadar yağmur yağması beni daha da bir üzüyor... Alın size küresel ısınma..
Benim anlamadığım şey, kaç aydır basbas bağrılıyor, yazılıyor, çiziliyor barajlar boşaldı aman dikkatli kullanın suyu diye.. e tamam yazmak çizmek, uyarmak bir yere kadar da.. niye barajların %6 doluluğa inmesini beklersin önlem almak için.. Ankara için konuşuyorum, ağustos ayından itibaren gün aşırı verilecekmiş su.. e sen bunun bu noktaya geleceğini biliyosun da niye bunun önlemini almıyorsun.. %50 doluluğa geldiğinde başlasaydın ya yavaştan su kesintilerine.. belki %6'ya gelmezdik bu kadar çabuk, bu esnada nehir suyunu arıtıp ankaraya vermeye başlardın bile belki?? Ben bişi anlamış değilim valla ama türkiye koşar adımlarla kuraklığa doğru gidiyor :(
Canımı sıktım kendi kendime bak gene :(
Uzun lafın kısası: ben döndüm.. pek yakında gene yazarım, yine yazarım.. hep yazarım :D
aklıma Radyo Odtü'nün modern sabahlardaki "merabaaaa, cüceyim ben" (konuşan cüce) şarkısı geldi.. hoşuna mı gitti :P ehe ehe ehe :D
kalın sağlıcakla :)
5 comments:
Asliciim geldinmi hosgeldiiin. Bruksele gelince mutlaka ararim seni beraber kardes falan biseyler yapariz. Burada 2 gunde bir dedigin gibi yagmur yagdi. Su anda yagiyor :D Sen sikilirsan Gente de bekleriz optum caniim
asluska
hosgittin bxl'e. gozun arkada kalmasin arkadasim. buralar cayir cayir yaniyor. burnunda tuten mangallarin da balik keyiflerinin de deniz-gunesin de tadi yok. bu kadar sicakta, hele ki dun %50'yi vuran buzzzzz gibi soguk dustan sonra, kimsede tat kalmadi. sinirler gergin, yuzler asik ve cok dusunceli..dedigin gibi su sorunu da almis basini gidiyor.. ozetle sekerim, gurbettesin falan ama goz gormeyince gonul daha bir katlaniyor. herseye ragmen "bir baskadir benim memleketim" evet de, keske daha da iyi olsaydi benim memleketim..iyilerdenhicbir eksigi yokken hem de!!! soranlara selam, sana ve ilker'e de cok cok sevgiler
didem
Ececim,
hosbulduk, sagol.. Ben de gelirsem eger Gent'e haber veririm mutlaka :)
Dido,
dogru diyorsun, goz gormeyince gonul daha bir katlaniyor ama ben egrisiyle de, dogrusuyla da seviyorum memlektimi.. ozledim bile bak.. ozledim iste :D
Aslı merhaba, siteme bıraktıgın guzel yorum ıcın tesekkur ederım. Senın tatılın bıtmıs, ben sımdı Turkıye'nin tadini cıkariyorum. Elbette sıteme sıtende lınk verebılırsın, ben memnun olurum.
Cok zor oluyor donusler Asli, allah kolaylik versin.. Gidisler guzel de hep ah su donusler olmasa..
Post a Comment