10 gundur keyfimize diyecek yok.
Masmavi bir gokyuzu, paril paril parlayan kocaman bir gunes ve 24-28 derecelik bir hava :)
Kendimi Bruksel'den cok bir sahil sehrinde hisseder oldum...
Peki, Belcikda'da yeterince kaldiginizi ne zaman anlarsiniz?
Efendim, ilk once gunesli bir gun ve en az bir 17 derece gerekiyor:
Sonra:
1/ Herkes gibi plaj havasinda giyinmeye basliyorsaniz...
2/ Gardirobunuzda butun plaj/yazlik kiyafetlerinizin yaninda, hala kisliklariniz duruyorsa...
3/ Balkonda, arabada, parkta ve cafelerde hemencecik kendinizi gunese verip sadece kemiklerinizi isitmakla kalmayip guneslenmeye de calisiyorsaniz...
Tamamdir!! Artik burali olmusunuz demektir :)
Hani ingilizce bir soz vardir ya "When in Rome, do as the Romans do" (roma'da romali gibi davran hani ).
Bundan daha anlamli bir soz olamaz herhalde. Bu dusunceyi benimseyip ben de artik Belcika'da Belcika'li davranicam :)
Hallbuki eskiden cok gulerdim, iki gunes yuzu gorup hemen soyunanlara.
Turkiye'de alisik oldugumuz icin, bizim icin cok da ozel olmuyordu günesli sicak gunler (simarmisiz sanki) . Hicbirimiz 25 derece oldugu zaman, sehirlerde sahil kiyisinda gibi giyinmeyiz sonucta.
Bruksel'e tasinali her gunes yuzu gordugumde, inceden inceye hep guldugum kuzey avrupali tiplemesinin bir parcasi oluverdim...
Artik ben de ne zaman gunes gorsem, hemen yazlik moduna giriyorum.
Terliklerimi cikarip, hangisini giysem diye bir heycanlaniyorum.
Biliyorum ya bir daha giyememe ihtmalimi, belki o yuzden bu kadar degerli oluyor terlik giyilebilen gunlerimiz :P
Hatta uyum surecini iyice abartip bir guzel gunes kremimizi surup, elimize kitaplarimizi/dergilerileri/sudokulari alip karsi parka attik kendimizi sonunda.
Benim icin ama bir tek pazar ekleriyle Turk gazetelerimiz eksikti :(
Belki bir de buz gibi kavun/karpuz, salatalik ve yesil erik hatta buzlu badem... plajda yapilan alaturka hamburger + kola/buzlu cay...
Masmavi bir gokyuzu, paril paril parlayan kocaman bir gunes ve 24-28 derecelik bir hava :)
Kendimi Bruksel'den cok bir sahil sehrinde hisseder oldum...
Peki, Belcikda'da yeterince kaldiginizi ne zaman anlarsiniz?
Efendim, ilk once gunesli bir gun ve en az bir 17 derece gerekiyor:
Sonra:
1/ Herkes gibi plaj havasinda giyinmeye basliyorsaniz...
2/ Gardirobunuzda butun plaj/yazlik kiyafetlerinizin yaninda, hala kisliklariniz duruyorsa...
3/ Balkonda, arabada, parkta ve cafelerde hemencecik kendinizi gunese verip sadece kemiklerinizi isitmakla kalmayip guneslenmeye de calisiyorsaniz...
Tamamdir!! Artik burali olmusunuz demektir :)
Hani ingilizce bir soz vardir ya "When in Rome, do as the Romans do" (roma'da romali gibi davran hani ).
Bundan daha anlamli bir soz olamaz herhalde. Bu dusunceyi benimseyip ben de artik Belcika'da Belcika'li davranicam :)
Hallbuki eskiden cok gulerdim, iki gunes yuzu gorup hemen soyunanlara.
Turkiye'de alisik oldugumuz icin, bizim icin cok da ozel olmuyordu günesli sicak gunler (simarmisiz sanki) . Hicbirimiz 25 derece oldugu zaman, sehirlerde sahil kiyisinda gibi giyinmeyiz sonucta.
Bruksel'e tasinali her gunes yuzu gordugumde, inceden inceye hep guldugum kuzey avrupali tiplemesinin bir parcasi oluverdim...
Artik ben de ne zaman gunes gorsem, hemen yazlik moduna giriyorum.
Terliklerimi cikarip, hangisini giysem diye bir heycanlaniyorum.
Biliyorum ya bir daha giyememe ihtmalimi, belki o yuzden bu kadar degerli oluyor terlik giyilebilen gunlerimiz :P
Hatta uyum surecini iyice abartip bir guzel gunes kremimizi surup, elimize kitaplarimizi/dergilerileri/sudokulari alip karsi parka attik kendimizi sonunda.
Benim icin ama bir tek pazar ekleriyle Turk gazetelerimiz eksikti :(
Belki bir de buz gibi kavun/karpuz, salatalik ve yesil erik hatta buzlu badem... plajda yapilan alaturka hamburger + kola/buzlu cay...
8 comments:
Tamam artik siz iyice entegre olmussunuz :) Evet biz de yazi getirdik, sippidik terliklerimizi giydik ama guneslenme kismina gecmemistik henuz, siz tam belcikali olmussunuz artik :) Yasasin gunesli belcika :)
entegrasyon hat safada, yakinda flamanca da konusacagim ben :) Ama birazda alaturkalastirsak buralari fena olmaz mi, misal kendin pisir kendin ye yakismaz mi woluwe parkina ? :P
Burada da oyle azcik gunesde hemen atiyorlar kendilerini cimenlerin ustune, bende mayomla atlamasamda cimenlerin uzerine yine de mini piknikler yapiyoruz esimle..Ama bir mangal kokusu ariyor bunye alismis Turkiyeden tabi :)
asli beni gunes carpti desem? haftasonu ateslendim ve midem bozuktu. ama ates durusucumu alip yine gunese ciktim dun. Belcika`da gunes carpti desem inanmaz kimse ama carptirdim valla sefam olsun.
en dibinden not: saat 9.45 civari bak bakalim clicky`ne ne gozuktum
ay ne güzel yazmışsınız :) ben de belçika'dayken güneşli günlerin hayalini kurardım ve göremeden dönmek zorunda kaldım. şimdi arkadaşlarım "burda 25 derece! yanıyoruz!" diyince keşke orda olsam diyorum.. o soğuk aylar gezip tozabilmek için tek zamanlarımdı çünkü.. halbuki bahar ya da yaz olsaydı her şey daha güzel olurdu..
neyse, önümdeki maçlara bakıyorum. gelecek baharda ben yazarım artık "havalar da ısındı oh oh" diye, siz ankara'dan okursunuz :)
Hahahahah ben biraz fazla adapte olmuşum demek ki :) Pazartesi günü üstümde straplez bluzle bir yanmışım sorma retro buluşmasında.Bir yandan eski model arabalara tek tek bakarken bir yandan da ay ne güzel yanıyorum diyordum ki haklıymışım.Eve geldiğimde bluzum bariz iz bırakmıştı :)
Artık beyaz değilim ya değmeyin keyfime :P
ankaradn donuste havaalanindaki saskinligimi gormeniz gerekirdi, millet ciplak ayol! ;) benim ustumde yagmurluk, poyrazda polar, cengiz de mont..bunlar gunesi gormus yine anlasilan dedim :)) ama ne yalan solim, super! poyrazla parklara kendimizi atabilicessss!
haydins, mangal sevdasi genlerimizde var valla :)
Carpacaksa gunes carpsin be komsum :)
Cien anos, uc senedir mayis ayi boyle gecmekte :)
chaplin, dikkat et senin de kafana gecmesin gunes :)
Burcu'cum, at kendini sokaga poyrazla , her zaman cikmaz bu gunes :))
Post a Comment